

Üzerinde yaşadığımız
dünyamızın hızla çölleşmesini, buzulların erimesini, içinde yaşadığımız
atmosferin hızla kirlenmesini, ekolojik dengenin bozulmasını beraberinde getirmektedir. Milyar yıllardır doğada var olan insanoğlu en ilkel hayvanın bile kirletmediği geçici evini kirletmektedir. Çağımızın hastalığı üretmeden tüketmek , tükettikten sonra bile üretmemektir. Acaba bu cümle ile ne demek istiyorum?
Tüketim kirlenmenin
birinci nedenidir. Tükettiğimiz için kirletiyoruz. Tüketim için üretim
yapmak zorundayız, ürettiğimiz için kirletiyoruz. Ürettiğimizi tüketime
taşımamız gerekiyor, mevsimsellik nedeniyle depolamamız şart.Depolarken kirletmememiz üretmeye destek olmamız şart.Nakliye esnasında kirletmememiz şart.
Peki biz ne ile nasıl kirletiyoruz ?
Ürün satın aldıktan sonra faturayı çöpe atıyoruz,Ürünü kullanmak için açtığımızda ambalajını çöpe atıyoruz,ürünle işimiz bitince ya da ürün işlevselliğini kaybedince ürünü çöpe atıyoruz.
Peki tüm suçlu tüketiciler mi?
Elbette hayır. Üreticiler, aracılar ,tedarikçiler , dernekler ve devlet bazı tedbirler almalıdır.Bunlarda ilk öncelik tüketiciyi atık yönetimi için takım oyununda teşvik etmektir.Geri dönüşlü
malzemelerin kullanılması, çöp değerlendirme merkezleri, fosil yakıtlara
bağımlılığın azaltılması, yenilenebilir kaynakların teşvik edilmesi
tüketim alanındaki tedbirler olabileceği gibi ülke ekonomisine verdiği zararın ölçülür ifadeleri paylaşılmalıdır.Tüketiciler bu konuda
bilinçlendirilmeli, örgütlenmelidir.Çevreyi kirletmeyecek hammadde ve üretim teknikleri
teşvik ediliyor, üretim çevrenin kontrolü altına giriyor. Cam,metal,kağıt,mukavva,plastik,ahşap,kompozit,sentetik,elyaf vb. geri dönüşebilen maddelerden bazılarıdır.Aşağıda kaç yılda doğada yok oldukları bilgisi paylaşılmıştır!
Bu konuda öncü olmuş bir ülke var : İsveç

İskandinav ülkesi İsveç'te evsel atıkların modern yöntemlerle işlenmesi
yoluyla elde edilen biyogaz, hem ısınma hem de elektrik üretimi için
kullanılıyor. İsveç'in geçen yıl ürettiği enerjinin yüzde 65'ini rüzgar, su ve
bioyakıt gibi yenilenebilir kaynaklardan elde ettiği bilgisini veren
Demirok, İsveç'in bir devlet politikası olarak hükümetlerin uyguladığı
"Petrolsüz Ülke" programı çerçevesinde, 2030 yılında ülke genelinde
fosil yakıtların kullanılmasına son verileceğini belirtti.İsveç'te ilk olarak Linköping kentinde fosil yakıtların kullanımına son
verilmesi planlanıyor. Demirok, şehrin 2025 yılında "tamamen petrolden
kurtulmasının" hedeflendiğini bildirdi.
Kaynak : http://www.hurriyet.com.tr/isvec-enerji-icin-cop-ithal-ediyor-29317422
Bu durum yani atıkların toplanarak geri dönüşüm merkezlerine getirilmesi iki kavramı ortaya çıkarmaktadır: "Tersine Lojistik" ve "Yeşil Lojistik".
Fleischmann ve arkadaşları tersine lojistik için , " Kullanıcıya artık gerekmeyen,kullanılmış ründen pazara yeniden kullanılabilen ,kullanılamayanın imha edildiği ürüne kadar ki tüm yeşil süreç."demektedir.
Yeşil Tersine Lojistiğin sağladığı başlıca faydalar:
1.Değer Geri Kazanımı
2.Kar maksimizasyonu
3. Çevresel yükümlülüklerin yapılması
4.Müşteri ilişkilerinde gelişim
5.Sosyal sorumluluk
Yani karşımıza çıkan sebepler bazen doğrudan bazen yasal zorunluluk olabilmektedir.Günümüzde yürürlükte bulunan pek çok çevre yönetmeliği vardır. Bunlardan bazıları:
Atık pil ve akü kontrolü yönetmeliği,Ambalaj Atık Kontrol Yönetmeliği,Atık Yağ Kontrol Yönetmeliği,Ömrü Bitmiş Lastik KOntrol Yönetmeliği,Tehlikeli Atık Kontrol Yönetmeliği,Poliklorlu Bifenil (PCB ) Yönetmeliğidir.
Görüldüğü üzere firmalar atık yönetimine önem vermiyorsa devlet müdahalesi ile bu gerçekleştirilmektedir.
Depolarımızın
çatılarını da güneş enerjisiyle elektrik üretebilecek alanlar olarak
kullanmaya başladık. Isıtmada, aydınlatmada, forklift şarjında kendi
ürettiğimiz çevre dostu güneş enerjisini kullanabiliyoruz artık.
Çatılara yağan yağmur suyunu yer altı depolarında toplayarak çevre
temizliğinde hatta bahçe düzenlemesinde değerlendirme olanağımız var.
Çevreye
olumsuz etkisi olan bir diğer operasyon da malzeme geri dönüşleri.
Maliyeti arttıran, gereksiz taşımaya yol açan, düşük kapasiteyle
çalışılan, geri dönüşlerin azalması için yerinde yeniden kullanılabilen
ambalaj malzemelerinin kullanılması, koruyucu taşıma yöntemleriyle ürün
raf ömürlerinin uzatılması planlanmaktadır. Hepimiz birer tüketiciyiz.Hatta üreticiler bile birer endüstriyel tüketicidir. Küçük bir adımla işe başlayarak ambalaj ve ürün üzerindeki Geri Dönüşüm Kutucuğu içindeki rakamsal ifade ile ürünü doğru kutuya bırakarak lojistik hizmeti veren firmaların işini kaynakta kolaylaştırmış olacağız.
Unutmayalım ki dünyada var olan her kişi ve kuruluş kendinden sonrada hayatın devam ettiğini unutmamalıdır. Ki biz buna bilimde ; işletmenin kişiliği kavramı diyoruz. Yeni trend: Sürdürme...!
"Sürdürülebilirlik " kavramı günümüz stratejik yönetiminde oldukça gündemdir. Bunu sağlamak elbette kaynakların doğru kullanımından ve geri kazanılmasından geçmektedir. Bu durum beraberinde rekabette öne çıkmayı ve tüketici memnuniyetini getirecektir. Müşterilerin ve çalışanların mutlu olduğu bir işletme idealdir.